Kolombiya’da müzakere ve barış süreci

Kolombiya’da toprak ve tarıma dayalı grevlerin ve eylemlerin son dönemdeki artışının ülkenin yönetenlerini korkuttuğu yorumları yapılırken, barış müzakereleri ile birlikte geliştirilecek reform koşullarının tırmanmakta olan gerilimin önüne geçmeyi hedeflemiş olduğu da iddia ediliyor.

Barış görüşmelerinde ABD’nin ‘Kolombiya Planı’ devrede

ABD’nin Kolombiya’ya dayattığı ‘Kolombiya Planı’, barış görüşmelerinde ele alınması planlanan bir çok toplumsal sorunun çözümünde ABD’nin halklar aleyhine koşullar dayatmaya hazırlandığını gösteriyor. Kırsaldaki halkların hak talep ettiği toprak mücadelesinin önüne geçecek Kolombiya Planı’nın, halklar için neoliberal bir dayatma olduğu kaydediliyor.

“Kolombiya Planı 2.0” aracılığıyla Kolombiya’ya önümüzdeki on yıl için yaklaşık 450 milyon dolar aktarılması planlanıyor. Ufukta görünen barışla birlikte gelecek yeni dönem ise pek çok engelle karşı karşıya. Güven ve uzlaşmanın sağlanması, 50 yıllık savaşın yarattığı mağduriyetlerin karşılanması bir sorun olarak ortada duruyor.

Kolombiya halkları ise yıllardır, yasal toprak mülkiyeti ve kendilerine miras kalan topraklarındaki hakların elde edilmesine yönelik mücadele veriyor.

Bogota’da ‘Barış Kampı’ kuruldu

Bogota şehrindeki tarihi  Bolivar meydanında 11 Ekim’den itibaren başlatılan bir haftalık işgal eylemiyle birlikte meydanda “Barış kampı” kuruldu. Kolombiyalılar referandum sonuçlarının halkın gerçek taleblerini karşılamadığını düşünüyor. Nihai anlamda savaşın sonuçlanacağı yasalar yürürlüğe konuncaya değin, Kolombiyalılar kamp alanını terk etmeyeceğini ifade ettiler.

Adalet Sarayı, Ulusal Kongre, Bogota Valiliği ve Kolombiya’nın en büyük katedralinin çevrelediği Bolivar Meydanı’na kurulan kamp alanı renkli çadırlar, barış işaretleri, barış talebinin yer aldığı dövizler ve pankartlarla kaplandı, bölgeye yaklaşık 80 çadır kuruldu, alanda sanat etkinlikleri gerçekleştirildi.

Kolombiyalı sanatçı Doris Salcedo’nun da katılımıyla birlikte savaşta hayatını kaybedenlerin anısına bir çalışma ortaya kondu. Yaklaşık 6 kilometre uzunluğunda, meydanı çevreleyen beyaz üzerine, 2000 şehidin isimleri yazıldı.

Barış talep eden on binler Bolivar Meydanı’nda

3000 savaş mağduru ile birlikte yerli, Afro kökenli ve kırsal kesime mensup 7000 kişi Bogota’ya 6 Ekim’de Bogota’ya yürüyüş gerçekleştirdi.

On binlerce Kolombiyalı yerli toplulukların barış taleplerine destek vererek Bogota’daki sokakları doldurdu. Kolombiya’da süregelen 52 yıllık savaşın etkilediği halklarla dayanışma içinde sokağa çıkan Kolombiyalılar, barış anlaşmasının halk oylamasında reddedilmesine ve ortaya çıkan siyasi krize tepki gösterdi. Halk, krizin bir an evvel çözülmesini ve barışın tesis edilmesini talep etti.

Paramiliterler saldırıyı sürdürüyor: İnsan hakları savunucusu Rivera, kurşunlanarak öldürüldü

16 Ekim Pazar günü, Kolombiya’nın Cauca bölgesinde, bir campesino (tarım işçisi) lideri daha paramiliter çetelerin kurbanı oldu. Ymer Chavez Rivera’nın iki kişi tarafından üç el ateş edilerek katledildiği bilgisine ulaşıldı. Rivera insan hakları savunucusu ve barış sürecinin inşasında öne çıkan isimlerden biriydi.

Barış görüşmeleri esnasında Cauca bölgesindeki paramiliterlerin saldırıları artış gösterdi. Açıklamalara göre, bölgeyi savunmakta etkin faaliyet yürüten taban hareketi ve örgütlere yönelik paramiliter saldırılar ve tehditler arttı. 26 Ağustos’ta duyurulan karşılıklı ateşkesten bu yana, onlarca yerli ve Afro-kökenli lider katledildi.

FARC, Uribe’yle görüşmeleri iptal etti

Kolombiya eski devlet başkanı Uribe’nin liderliğinde barış anlaşmasına ‘hayır’ kampanyası yürüten aşırı sağcı muhalefetin FARC ile görüşebileceğini ifade etmesinin ardından, FARC böylesi bir görüşmenin gerçekleşmeyeceğini; görüşmelerin iptal edildiğini duyurdu.

Uribe’nin ise Kolombiya’daki paramiliter gruplarla bağı olduğu, toprak mücadelesi yürüten taban hareketine yönelik katliamlardan ve uyuşturucu ticaretinden de sorumlu tutulduğu kaydediliyor.

Uribe’nin FARC’la görüşülebileceği mesajını vermesinin ardından, aşırı sağcı, çeteci muhalefetin bu tavrına kamuoyundan tepkiler de yükseldi. Nitekim Uribe, barış anlaşmasının halk oylamasına sunulacağı dönem, barışa ‘hayır’ diyerek FARC’ın siyasi alana katılamayacağını savunmuştu. Uribe FARC’ın elini zayıflatmaya çalışan hükümetle işbirliğine giderek, anlaşma maddelerinde taviz vermesi yönünde siyaset yürüteceğe benziyor.

Kolombiya barışı için Havana’da tekrar görüşülecek

Halk oylamasından çıkan sonuçla birlikte halk barış talebiyle sokaklara çıkmayı sürdürüyor.

Basında yer alan haberlere göre ise hükümet ile FARC temsilcileri barış anlaşmasını görüşmek ve ülkede barış ortamını sağlamak için tekrar bir araya gelecek. Görüşmelerde yeni bir anlaşmaya gidilmesi bekleniyor. Öte yandan FARC, anlaşma maddelerinde taviz vermeyeceğini ifade ediyor.

Kolombiya’da ELN ile resmi görüşmeler başlatılacak

Kolombiya hükümeti ve ELN’nin bir araya geldiği barış delegasyonu taraflar arasında resmi görüşmelerin başlatılacağını duyurdu.

Kolombiya’da barışa yönelik bir yol arayışı sürerken, FARC’ten sonra ülkedeki ikinci büyük gerilla ordusu olan Ulusal Kurtuluş Ordusu ELN ile yapılacak resmi barış görüşmelerinin Ekim ayında, Ekvador’un Quito eyaletinde başlatılacağı duyuruldu. Taraflar arası ateşkese yönelik ise bir açıklama yapılmadı.

Barış delegasyonunun Venezuela’nın Caracas kentinde gerçekleştirdiği basın toplantısının ardından, resmi görüşmelerin, taraflar arasında süren 3 yıllık keşif görüşmeleri sürecinin ardından başlatılacağı açıklandı. Öte yandan hükümetin, ülkedeki hak ihlallerinin başını çeken ve uyuşturucu ticaretiyle ilişkilendirilen, ülkenin en büyük paramiliter grubu AGC ‘Los Urabeños’la da, örgütün kalesi Antioquia’da resmi olmayan görüşmelere gittiği ifade ediliyor. Bu görüşmeler, basın tarafından, AGC’nin silahsızlandırılmasına yönelik hamleler olarak yorumlanıyor.

Kaynak: direnişteyiz, 24 Ekim 2016